Türkçe
[
Değiştir
]
Коран на български език
Коран на русском языке
Quran di Indonesia
Corán en español
Koran on-Nederlandse
Coran en français
Koran auf Deutsch
Quran in English
Kuran-ı Kerim Türkçe Meali
Kur'ân
Kuran Sureleri
Cüzler
Kur'an Dinle (Yeni)
Sessiz
Abu Bakr al Shatri (Aktif)
سورة الأنبياء ٥٨
القرآن الكريم
»
سورة الأنبياء
»
سورة الأنبياء ٥٨
ENBİYÂ - 58. Âyet dinle, Abu Bakr al Shatri
Kur'ân-ı Kerim
»
Kuran Sureleri
»
ENBİYÂ Suresi
Kur'an Dinle 21/ENBİYÂ-58
0
5
10
15
20
25
30
35
40
45
50
55
55
56
57
58
59
60
61
68
73
78
83
88
93
98
103
108
ENBİYÂ - 58. Âyet dinle, Abu Bakr al Shatri
ENBİYÂ Suresi 58. âyet için tüm Türkçe Kur'ân Meâllerini Kıyasla
سورة الأنبياء
ENBİYÂ Suresi
Bismillâhirrahmânirrahîm
فَجَعَلَهُمْ جُذَاذًا إِلَّا كَبِيرًا لَّهُمْ لَعَلَّهُمْ إِلَيْهِ يَرْجِعُونَ
﴿٥٨﴾
21/ENBİYÂ-58:
Fe cealehum cuzâzen illâ kebîran lehum leallehum ileyhi yerciûn(yerciûne).
Imam Iskender Ali Mihr
Sonra onları (putları) cüz cüz (parça parça) yaptı. Onların büyük olanı hariç. Umulur ki böylece onlar, ona rücu ederler (dönerler).
Ahmet Varol
Böylece belki ona başvururlar diye büyükleri dışında putları paramparça etti.
Ali Bulaç
Böylece o, yalnızca büyükleri hariç olmak üzere onları paramparça etti; belki ona başvururlar diye.
Diyanet İşleri
Derken (İbrahim) belki kendisine başvururlar diye içlerinden bir büyüğü bırakarak onları (putları) paramparça etti.
Elmalılı Hamdi Yazır
Derken onları parça parça etti, ancak bir büyüklerini bıraktı ki belki ona müracaat ederler
Gültekin Onan
Böylece o, yalnızca büyükleri hariç olmak üzere onları paramparça etti; belki ona başvururlar diye.
Hayrat Neşriyat
Nihâyet (İbrâhîm) onları (o putları) paramparça etti; ancak onların büyüğünü(bıraktı) ki, belki ona mürâcaat ederler!
Mustafa İslamoğlu
Nihayet, onların tümünü paramparça etti; dönüp de kendisine başvurabilsinler diye (!) onların en iri yarı olanına dokunmadı.
Ömer Öngüt
Sonunda İbrahim onları paramparça etti. Yalnız içlerinden büyüğünü, ona başvursunlar diye sağlam bıraktı.
Süleyman Ateş
Nihâyet (İbrâhim) onları parça parça etti, yalnız onların büyüğünü bıraktı; belki ona müracaat ederler diye(!)
0
5
10
15
20
25
30
35
40
45
50
55
55
56
57
58
59
60
61
68
73
78
83
88
93
98
103
108