Türkçe [Değiştir]

TEVBE Suresi Âyet-69 Meâlleri

Hafız Abu Bakr al Shatri sesinden 9/TEVBE-69 dinle!
Sonraki
Önceki
share on facebook  tweet  share on google  print  
69

TEVBE Suresi Âyet-69 Meâlleri

TEVBE Suresi 69. âyet için tüm Türkçe Kur'ân Meâllerini Kıyasla

سورة التوبة

TEVBE Suresi

كَالَّذِينَ مِن قَبْلِكُمْ كَانُواْ أَشَدَّ مِنكُمْ قُوَّةً وَأَكْثَرَ أَمْوَالاً وَأَوْلاَدًا فَاسْتَمْتَعُواْ بِخَلاقِهِمْ فَاسْتَمْتَعْتُم بِخَلاَقِكُمْ كَمَا اسْتَمْتَعَ الَّذِينَ مِن قَبْلِكُمْ بِخَلاَقِهِمْ وَخُضْتُمْ كَالَّذِي خَاضُواْ أُوْلَئِكَ حَبِطَتْ أَعْمَالُهُمْ فِي الُّدنْيَا وَالآخِرَةِ وَأُوْلَئِكَ هُمُ الْخَاسِرُونَ ﴿٦٩﴾
9/TEVBE-69: Kellezîne min kablikum kânû eşedde minkum kuvveten ve eksere emvâlen ve evlâdâ(evlâden), festemteû bi halâkihim, festemta’tum bi halâkikum kemâstemteallezîne min kablikum bi halâkihim ve hudtum kellezî hâdû, ulâike habitat a’mâluhum fîd dunyâ vel âhirah(âhirati), ve ulâike humul hâsirûn (hâsirûne).

Imam Iskender Ali Mihr

Sizden önceki kimseler gibisiniz. Kuvvet olarak, mal ve evlât olarak daha çoktular, sizden daha kuvvetli idiler (oldular). Böylece nasipleri kadar faydalandılar (metalandılar), sizden önceki kimselerin kendi nasipleri kadar faydalandığı gibi siz de nasibiniz kadar faydalandınız. Ve (dünya metaına) dalanlar gibi siz de daldınız. İşte onlar, onların amelleri heba oldu (boşa gitti). İşte onlar, hüsrana uğrayanlardır.

Ahmet Varol

(Ey münafıklar!) Siz de, sizden öncekiler gibisiniz. Onlar sizden daha güçlüydüler ve malları da, çocukları da sizinkilerden daha çoktu. Onlar (dünyadan) paylarına düşenden yararlanmaya baktılar. Sizden öncekilerin paylarına düşenden yararlandıkları gibi siz de kendi payınızdan yararlandınız. Aynı şekilde onların (batıla ve dünya zevklerine) daldıkları gibi siz de daldınız. İşte onların yaptıkları dünyada da ahirette de boşa gitmiştir ve zarara uğrayanlar da onlardır.

Ali Bulaç

Sizden önceki (münafıklar ve kâfirler) gibi. Onlar sizden kuvvet bakımından daha güçlü, mal ve çocuklar bakımından daha çoktular. Onlar kendi paylarıyla yararlanmaya baktılar; siz de, sizden öncekilerin kendi paylarıyla yararlanmaya kalkışmaları gibi, kendi paylarınızla yararlanmaya baktınız ve siz de (dünyaya ve zevke) dalanlar gibi daldınız. İşte onların dünyada ahirette bütün yapıp ettikleri (amelleri) boşa çıkmıştır ve işte onlar kayba uğrayanlardır.

Diyanet İşleri

(Ey münafıklar!), siz de tıpkı sizden öncekiler gibisiniz: Onlar sizden daha güçlü, malları ve çocukları daha fazlaydı. Onlar paylarına düşenden faydalanmışlardı. Sizden öncekilerin, paylarına düşenden faydalandığı gibi siz de payınıza düşenden öylece faydalandınız ve onların daldığı gibi, siz de (dünya zevkine) daldınız. İşte onların dünyada da ahirette de amelleri boşa gitmiştir. İşte onlar ziyana uğrayanların ta kendileridir.

Elmalılı Hamdi Yazır

Sizden evvelkiler gibi ki kuvvetce sizden daha çetin, mal ve evlâdca sizden daha çok idiler de dünya hayatından kısmetleriyle zevk sürmeğe bakmışlardı, o sizden evvelkiler kısmetleriyle nasıl zevk sürmek istedilerse siz de öyle kısmetinizle zevk sürmeğe baktınız, siz de o batağa dalan gibi daldınız, işte bunların Dünya ve Âhırette bütün amelleri heder oldu ve işte bunlar hep o husran içinde kalanlardır

Gültekin Onan

Sizden önceki (münafıklar ve kafirler) gibi. Onlar sizden kuvvet bakımından daha güçlü, mal ve çocuklar bakımından daha çoktular. Onlar kendi paylarıyla yararlanmaya baktılar; siz de sizden öncekilerin kendi paylarıyla yararlanmaya kalkışmaları gibi, kendi paylarınızla yararlanmaya baktınız ve siz de (dünyaya ve zevke) dalanlar gibi daldınız. İşte onların dünyada ahirette bütün yapıp ettikleri (amelleri) boşa çıkmıştır ve işte onlar kayba uğrayanlardır.

Hayrat Neşriyat

(Ey münâfıklar! Siz de) sizden öncekiler gibisiniz; (hâlbuki onlar) kuvvetçe sizden daha şiddetli, mallar ve çocuklar cihetiyle daha çok idiler. Böylece (onlar dünyadan) kendi nasibleriyle faydalanmak istediler; sizden öncekiler kendi paylarına düşenle nasıl zevk sürmek istedilerse, artık siz de kendi kısmetinizle faydalandınız ve (bâtıla) dalanlar gibi (siz de o batağa) daldınız. İşte onlar dünya ve âhirette amelleri boşa gidenlerdir. Ve yine onlar gerçekten hüsrâna uğrayanlardır.

Mustafa İslamoğlu

(De ki onlara): "(Siz de) tıpkı sizden önceki (ikiyüzlüler) gibisiniz. Onlar kuvvet bakımından sizden daha güçlüydüler, servet ve sayıca daha fazlaydılar; fakat bu dünyadan paylarına düşenle safa sürmeyi seçtiler; siz de kendi payınıza düşenle safa sürmeyi seçtiniz; tıpkı sizden öncekilerin kendi paylarına düşenle safa sürmeyi seçtikleri gibi: sonunda siz de aynı onlar gibi batılın bataklığına saplandınız. Önünde de sonunda da, bu tür kimselerin çabaları boşa gidecektir; sonunda kaybedecek olan da bunlardır.

Ömer Öngüt

Siz de tıpkı kendinizden öncekiler gibisiniz. Oysa onlar sizden daha güçlü, kuvvetli, mal ve evlatça sizden daha varlıklı idiler. Dünya nimetlerinden paylarına düşen kadar zevk sürdüler. Sizden öncekiler kısmetlerine düşen kadarıyla nasıl zevk sürmek istedilerse, siz de onlar gibi kısmetinize düşen kadarıyla zevk sürmeye baktınız, siz de sizden önce (batağa) dalanlar gibi (batağa) daldınız. İşte bunların dünyada ve ahirette bütün amelleri heder olup gitti ve işte bunlar hep hüsran içinde kalanlardır.

Süleyman Ateş

(Siz de), sizden öncekiler gibi (yaptınız). Onlar kuvvetçe sizden daha yaman, mal ve evlâdça sizden daha çok idiler. Onlar, (dünyâ malından) kendi paylarına düşenle zevklerine baktılar, sizden öncekilerin, (dünyâdan) kendi paylarına düşenle zevklerine baktıkları gibi, siz de kendi payınıza düşenle zevkinize baktınız ve (bâtıla) dalanlar gibi siz de(bâtıla) daldınız. Onlar, eylemleri, dünyâ ve âhirette boşa gitmiş kimselerdir ve ziyana uğrayanlar da onlardır.
69